Sayfalar

25 Eylül 2012 Salı

Bingöl Haberleri


BİNGÖL`DE ORTAM GERİLDİ!

Grubun taş yağmuruna tazyikli su ve gaz bombalarıyla karşılık verilirken, yaşanan gerginlik üzerine kalabalık bölgeden uzaklaştı. Olaylar sırasında esnaflar zor anlar yaşarken, çok sayıda işyerinin camı kırıldı. Yoldan geçen kadın ve çocukların da gazdan etkilendiği görüldü.

Bingöl`de, geçen Cuma günü Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Bingöl İl Binasına yönelik saldırının ardından yapılan saldırıyı protesto etmek için miting düzenlemek isteyen BDP’nin, sosyal paylaşım sitelerinden “Pazar günü saat 14.00’te Yenimahalle Nevroz Alanında Miting Yapılacaktır” duyurusu ve BDP Grup Başkan Vekili Bingöl Milletvekili İdris Baluken’in de twitter’den miting yapılacağını açıklamasının ardından kentte güvenlik güçleri alarma geçti.

VALİLİK İZİN VERMEDİ
Bingöl Valiliği mitinge izin vermezken, Yeni Mahalle’deki mitingin yapılacağı alanda geniş güvenlik önlemleri alındı. Partililerin bölgeye girmesine izin verilmezken, Beşyol Kavşağı’nda toplanan partililerle polisler arasında kısa süreli gerginlik yaşandı. Polis, toplananların dağılması için yer yer gaz bombası attı.
İŞYERLERİNİN CAMLARI KIRILDI
Bu sırada sokak arasından Beşyol’a giriş yapmak isteyen bir grup, toplanan partililer tarafından alkışlanırken, polis panzerleri taşlı sopalı gruba yöneldi. Grubun taş yağmuruna tazyikli su ve gaz bombalarıyla karşılık verilirken, yaşanan gerginlik üzerine kalabalık, bölgeden uzaklaştı. Her geçen dakika artan gerginlik ve atılan biber gazı nedeniyle esnaflar zor anlar yaşarken, yoldan geçen kadın ve çocukların da gazdan etkilendiği görüldü. Polislerin, göstericileri dağıtmak için kullandığı biber gazından İl Emniyet Müdürü Ercan Taştekin de etkilendi. Biber gazından etkilenen birçok kişinin de ambulanslarla hastaneye kaldırıldığı görüldü.
ÇATIŞMA SOKAKLARA YAYILDI
Polisin müdahalesinin ardından ara sokaklara kaçan göstericiler burada polislerle çatışmayı sürdürdü. Kentte geniş güvenlik önlemleri alınırken, ara sokaklardaki olaylar yer yer sürdü. Suyu biten polis panzerlerine belediye itfaiyesi araçlarıyla su takviyesi yapıldı.

Beşyol’daki bazı esnafların, olası saldırılarda zarar görmemek için işyerlerini kapattıkları ve kepenk indirdikleri, çok sayıda işyerinin de camlarının kırıldığı görüldü. Olayla ilgili 8 kişinin gözaltına alındığı bildirildi.
DİYARBAKIR VE MUŞ’TAN GELENLERE İZİN VERİLMEDİ
Öte yandan örgüte yakınlığıyla bilinen Fırat Haber Ajansı da, Bingöl’de BDP binasına saldırıyı protesto mitingine katılmak için Diyarbakır`dan Bingöl`e doğru yola çıkan ve aralarında DTK Daimi Meclis Üyesi ve BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan`ın da bulunduğu çok sayıda kişinin kente girişine izin verilmediğini yazdı. Haberde, kitlenin bekletildiği Genç İlçesi Yayla Jandarma Karakolu önünde insansız hava araçlarının alçak uçuş yaptığı da kaydedildi.

Öte yandan gelen son bilgilere göre; BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve Grup Başkanvekili Bingöl Milletvekili İdris Baluken’in de aralarında bulunduğu bir grup, Yayla’da tutulan ve Bingöl’e gelişine izin verilmeyen BDP’li Altan Tan ve beraberindeki karşılamaya gittikleri belirtildi.

Bingöl`deki mitinge katılmak için Muş`tan yola çıkan 30 araçlık konvoyun da daha kentten çıkmadan engellendiğini yazan ajans, şu bilgileri kaydetti. “Varto, Malazgirt, Bulanık, Altınova belediye başkanları, BDP İl Başkanı ve yöneticilerinin de aralarında bulunduğu yüzlerce kişi BDP Muş İl binası önünde bir araya geldi. Burada konvoy şeklinde hareket eden BDP`liler, Muş`un çıkışında polislerce durduruldu ve geçişlerine izin verilmedi.”

Bu gelişmeler üzerine BDP Milletvekili Baluken ve beraberindeki heyet, Yayla’ya giderek Altan’ı da yanlarına alarak döndüler.
BELEDİYE BAŞKANI ATALAY’IN MESAJLARI…
Bingöl’e gelen BDP’li Milletvekilleri İdris Baluken ve Altan Tan, BDP İl Başkanlığı binasında basın toplantısı düzenlediler. BDP İl başkanı Halis Yurtsever ve partililerin de hazır bulunduğu toplantıda yapılmak istenen yürüyüşe valilik tarafından izin verilmemesini eleştiren Baluken ve Tan, sert sözler sarf ettiler.

Cuma günü BDP İl Başkanlığına yönelik saldırıları, Perşembe akşamı vatandaşların cep telefonlarına Belediye Başkanı Serdar Atalay tarafından atılan mesajların tetiklerini savunan Milletvekili Baluken: “Gerçekten bugün Bingöl’de ortaya koyduğunuz kararlı duruş, Bingöl’ün bundan sonraki kaderini belirleyecek tarihi bir duruştu” dedi.

“Özellikle bugün içinde bulunduğumuz çatışmalı sürecin yaşanmaması için ayrım yapmadan bütün can kayıplarına karşı aynı hassasiyetle yaklaşılması gerektiğini, defalarca Bingöl meydanında dile getirdik” diyen Baluken: “Bizler asker, polis, korucu, sivil, gerilla demeden yaşanan her can kaybında Barış ve Demokrasi partisi olarak bunun önlenmesi noktasında yapılması gereken en ağır bedelleri ödemeye hazır olduğumuz söyledik. Gidilen yolun yol olmadığını, bu şekilde bir yaklaşım olursa çatışmalı sürecin derinleşeceğini, özellikle bahar aylarıyla beraber bu çatışmalı sürecin faturasının bütün toplumun önüne getirileceğini defalarca Bingöl meydanında dile getirdik” dedi.
“8 BİN SİYASETÇİMİZİ TUTUKLADILAR”
“Bizler barış dedikçe, onlar siyasi soykırım operasyonlarını derinleştirdiler. 8 bine yakın siyasetçi arkadaşımız cezaevinde bulunuyor. İçeride milletvekili arkadaşlarımız var.”diyen Baluken, “ Bizler içerideki milletvekili arkadaşlarımızın tahliyesini beklerken, onlar dışarıdaki milletvekillerimizi sokak ortasında polisin ölümcül darbelerine maruz bıraktılar. Bizler içerideki arkadaşlarımızın tahliyesini beklerken, onlar dışarıdaki milletvekillerine cezaevlerinin yollarını gösterdiler. Dışarıdaki milletvekillerine dokunulmazlıklar üzerinden diz çöktürme operasyonunun startını verdiler” dedi.
“BDP’Yİ HEDEFLEŞTİRMEK İSTİYORLAR”
Gerek ülkedeki her alana giden cenazeler, gerekse de AKP’nin Ortadoğu politikasında, Suriye politikasında yaşamış olduğu iflasın AKP’ye yeni bir strateji hamlesinin fırsatını yarattığını ifade eden Baluken, “ Bu hamlenin özü, BDP’yi hedefleştirelim, BDP’yi lince tabi tutalım, BDP’yi saldırıların hedefi konumuna getirelim, yapay bir gündem yaratalım, bu şekilde toplumun gerçek gündemle yüzleşmesinin önüne geçelim. Stratejinin temel özeti budur. Bu nedenle BDP ısrarla bitmesi gerektiğini söylediği çatışmalı süren Türkiye’de Kürdistan’ın her alanında BDP’ye yönelik linç saldırılarını, kampanyalarını örgütlediler. Bunun hiçbir sorumluluğunu biz kabul etmiyoruz. Biz BDP olarak, bugüne kadar söylemiş olduğumuz öneriler, ortaya koyduğumuz projeler, bugüne kadar ortaya koymuş olduğumuz yol dikkate alınmış olsaydı, bu çatışmalı sürecin yarattığı travmanın yaşanmayacağına inanan bir partiyiz.
“20–30 KİŞİYE MÜDAHALE EDEMEYENLER BUGÜN OLAĞAN HAL İLAN ETTİLER!” 
“Başta AKP’nin Kalkınma Bakanı olmak üzere AKP’nin milletvekili, AKP’nin belediye başkanı, AKP’nin emrindeki Bingöl Valisi, AKP’nin emrindeki Bingöl İl Müftüsü, Bingöl İl Emniyet Müdürü bizzat BDP’ye karşı yapılan bu saldırı ve linç kampanyasının planlamasını yaptılar ve bunun Bingöl halkına mal etmek için özgün, özel, bireysel bir çalışmanın içerisine girdiler” diyen Baluken, ancak Bingöl halkının günlerce yapılan bu propagandaya hiçbir şekilde itibar etmediğini kaydetti.
Yapılan tüm çalışmalara rağmen yürütülmek istenen 10 bin, 20 bin kişilik kitlenin Bingöl’de toplanmadığını söyleyen Baluken: “Hepiniz izlediniz, bütün Türkiye izledi. Aktif saldırıyı gerçekleştiren sadece 20–30 kişi. Ve bu 20–30 kişiyi önleyecek, bu saldırıyı bertaraf edecek en az 3 kat kadar bir polis güvenliği bu partinin etrafındaydı. İçeride partili arkadaşlarımızın yaşamına müdahil olabilecek şekilde, canlarına kast edecek şekilde yapılan müdahalelere bırakın polisin herhangi bir şekilde müdahale etmesini, tam tersine işlerini kolaylaştırıcı, güvenliklerini sağlayıcı ve yönlendirmeyi, inisiyatifi tamamen eline alan bir tutum içerisinde bulunduğunu hepiniz gördünüz. İçeride bu faşist saldırıya karşı direniş gösteren bütün arkadaşlarımıza, polisin yapmış olduğu müdahaleye de hepiniz tanıklık ettiniz. Dışarıdaki saldırgan gruba göstermesi gereken müdahaleyi, içeride yaşamı tehdit altında olan partili arkadaşlarımıza yaptılar. Bizler olaydan kaç saat sonra parti binamıza geldiğimizde de yapılmış olan gaz müdahalesinin yaşamı tehdit eden boyutta olduğuna tanıklık ettik.Bütün bunlar Bingöl polisinin, Bingöl İl Emniyet Müdürünün, Bingöl Valisinin bu işte hangi rolü oynadığını net bir şekilde göstermektedir” dedi.
“ALLAH BUNLARA AKIL FİKİR VERSİN” 
Baluken’den sonra söz alan BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan ise, Bingöl’ü bir kontrgerilla üssü olarak planladıklarını, bunun Tansu Çiller zamanında da, Süleyman Demirel zamanında da böyle olduğunu söyledi.

Başbakana seslenen Tan, “4 ülkeye yayılmış 40 milyonluk bir halkı, artık köle gibi yönetemezsin. Peki, ne olacak, birbirimizden öldürelim. Yahu 50 bin insan öldü, az mı? 50 bin insan daha mı öldürelim, mezara koyalım. Dünyanın kabul ettiği demokratik kriterler var. Avrupa Birliği kriterleri var. Liberal demokrasi var. İnsan hakları evrensel beyannamesi var. Afrika Birliği’nin kabul ettiği kriterler var. İslam ülkeleri konferansı var. İkide bir Müslümanlıktan bahsediyorsun. Sen milleti sokağa dökeceğine aç, Kur’an’da ne diyor. Bugün ne yaptınız, Bingöl’ün bütün sokaklarını kestiniz. Gaz verdin herkese. Silah kullandın. Çevre illerden Bingöl’e gelen milletvekillerini ve halkı yollarda tuttun. Ne kazandın. Öfke, nefret ve kini arttırdın. Ne geçti eline. İkide bir doyarlar ki bunlar bölünecek, bir Kürdistan kuracaklar diyorlar. Kürdistan’ı kim kuracak biliyor musunuz? Böyle giderse İdris Naim Şahin ve Tayyip Erdoğan kuracak. Bizim genel başkanımız Selahattin Demirtaş bunu söyledi. Dedi ki, siz bu ülkeyi bölmek üzere emir mi aldınız bir yerden. Biz birlikte yaşamaktan bahsediyoruz. Onlar da ‘çekin gidin’ diyor. Aklınızı başınıza alın. Bu yol, yol değil. Kavgayla, bastırmayla, hapisle, dayakla, öldürmeyle bu iş eğer başarılabilseydi, Kemalistler başarırdı, İsmet Paşa başarırdı, öbür hükümetler başarırdı, Çiller ve Demirel başarırdı. Sizden korkan, sizden çekinen, sizden beter olur inşallah. 40 bin Kürt gencini dağlarda katlettin. Şehrin ortasında milletvekili Mehmet Sincar’ı katlettin. Bu kadar şeyden sonra senden korkacak neyim kaldı. Korkudan da korkmuyoruz artık. Elinden ne geliyorsa onu yap. Biz bu coğrafyada birlikte yaşamak için bir düzen peşindeyiz. Allah bunlara akıl fikir versin. Vermiyorsa da müstahaklarını versin.”şeklinde konuştu.